Yazılar-Söyleşiler

Ankara’da gecikmeli açılan CSO binasının ardından: “Cumhuriyet dönemi mirasının korunması için daha fazla farkındalık lazım”

Ankara denince akla Atakule, tarihi İş Bankası binası, Gençlik Parkı gelebilir ancak 30 yıldan uzun süredir bu fotoğraf karesine girmeye çalışan bir mekân daha var: Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Binası… Susma Platformu Ankara temsilcisi Alican Acanerler, CSO’nun kısa öyküsünü ve başkentin kültür-sanat ortamındaki yerini yazdı



Yasak Neymiş Ayol! – Huysuz Virjin’in Ekran Yasağı

“Seyfi Dursunoğlu gibi, lubunyalar da, ya da LGBTİ+ bireyler diyelim, iki ileri bir geri, üç sağ, beş sol adım atarak, mütemadiyen şaşırtarak, ezber bozarak, yepyeni var olma, biricik kendi olma biçimleri geliştirerek, yeni medyalar, alanlar yaratarak siyasal yetkeye “Yasak Neymiş Ayol?!” demeye devam ediyor. Yasaklara, sansüre ve ayrımcı politikalara rağmen kendi olabilenlerin, kendi kalabilenlerin sayısı her geçen gün -sanki inadına- artıyor.” Serdar Soydan, Huysuz Virjin’e uygulanan ekran yasağını ve Huysuz’un yasakları delme hikayesini yazdı


Müzisyenler anlatıyor (V): “Bizim müziğe müzisyenlerin de müzik yapmaya ihtiyacı var;” “Müzisyenlik meslek olarak kabul edilmeli”

“Salgın, Yalnızlık, Dayanışma” yazı dizimizin bu bölümünde Ankara’da bir yerel gazete olan Solfasol tarafından düzenlenen, müzisyenler için destek konserleriyle umut biriktirmeye devam ediyoruz. Bodrum’dan bir başka müzisyen Uğurcan Çakar’ın ise “Müzisyenlik meslek olarak kabul edilmeli” çağrısına katılıyoruz


Müzisyenler anlatıyor (IV): “‘Müzik Susmasın’ projesinin kapsamı genişletilsin, süresi uzatılsın;” “Bugünleri unutmayacağız!”

Yazı dizimizin başlığındaki üç sözcükten birini “dayanışma” olarak belirlememizin başat sebeplerinden biri müzisyenlerin ve kimi örgütlenmelerin pandemi boyunca dayanışmaya atfettikleri önemdi. İzmir Müzisyenler Derneği adına konuştuğumuz Meltem Karasu da benzer noktalara dikkat çekiyor ve anlattıkları dayanışmanın önemini belirginleştiriyor. Müzisyen Onur Olgun ise sanatçıların bu süreçte “anlamak – anlatmak – yaşamaya çalışmak” üçgenine nasıl sıkıştıklarını bizimle paylaşıyor



Müzisyenler anlatıyor (III): “Yardım etmek istemiyorlarsa bıraksınlar çalışalım;” “Denetimli bir şekilde konserlerimizi yapalım”

Yazı dizimizin bu bölümünde canlı performans konserlerine dönebilmenin mümkün olduğu kanısı öne çıkıyor. Tonmaister Hünkar Çalışkan da müzisyen Ufuk Şafak da, siyasi parti kongrelerinden daha sağlıklı şartlarda konserlerin yapılabileceğini söylüyor ve gerekli şartların sağlanmasını istiyorlar. Uzun zamandır mesleklerini icra edemez kılınan iki isimden biri pazarcılık diğeri ise motorlu kuryelik yaparak geçimini sağlamaya çalışıyor


Müzisyenler anlatıyor (II): “Eski haline dönmek zaman alacak; sektörün ekonomik kurgusu baştan yapılmalı”

Koronavirüs salgını Türkiye’de de sahne sanatlarının karşısına “pandemi önlemlerinden” bir duvar örmeye devam ediyor. Pek çok müzisyen 2020 Mart’ından bu yana sahneye çıkamıyor, salonlar kapılarını açamıyor. Festivaller online organizasyonları deneyimliyor ama sektörün asıl geçim kaynağı olan konserler ne zaman başlayacak bilinmiyor. Yazı dizimizin ikinci bölümünde, bu tablonun sebeplerini, sonuçlarını ve nelere işaret ettiğini organizatör, menajer ve işletmeci Serkan Fidan’la konuşuyoruz


Müzisyenler anlatıyor (I): “Binlerce insan kaderlerine terk edildi; bir dayanışma ağı kurmaya çalışıyorum”

Yetkili makamların köklü çözümler üretmediği, müzisyenlerin bir araya gelemediği, meslek örgütlerinin yapılarının tartışıldığı bu zor dönemde dayanışma yaşatıyor gerçekten. Müzisyen Mavi bu gidişata dayanamayıp, zor zamanlar geçiren müzisyenlerle imkanları biraz daha geniş olan meslektaşlarını buluşturmaya ve bu şekilde bir dayanışma ağı kurmaya çalışıyor. Ahmet Mustafa Sözmen ise Mersin’de rock müzik yapan gruplarda çalan bir müzisyen. Her türlü durumdan önce kendilerinin etkilendiğini söyleyen Sözmen ise müziğe bakıştaki kültürel soruna dikkat çekiyor. Biz de Bodrum’dan Mersin’e bir köprü atarak başlıyoruz yazı dizimize


Sanatta dijital bilgi aktivizmine neden ihtiyaç var?

Daralan kamusal alan, pandemi döneminde şiddetini artıran hak ihlalleri, kriz anlarının sayısının çoğalmasıyla gitgide bulanıklaşan kavramlar… Bunlar kültür-sanat alanında ifade özgürlüğü ihlallerini kayıt altına alırken ve alternatif savunuculuk yöntemleri üzerine kafa yorarken önümüze çıkan sorunların sadece bir kısmı. Dijital bilgi aktivizminin sunduğu yeni yollar ise bu sorunlarla mücadelede yeni kapılar açma potansiyeli barındırıyor