“Her kesimin, her düşüncenin kendisini ifade edebildiği bir toplumu, bir medya düzenini arzuluyoruz”

Dihaber, Rojeva Medya ve Gazete Şûjin’ın kapatılmasının ardından TGS Diyarbakır Temsilciliği basın açıklaması yaptı. Açıklamada gazetecilerin ifade özgürlüğü ve kamuoyunun haber alma hakkı savunuldu.


 

SUSMA/DİYARBAKIR

Son Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile üç basın kuruluşu; Dihaber, Rojeva Medya ve Gazete Şûjin’ın kapatılmasının ardından Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilciliği’nde bir basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasına gazeteci örgütlerinin yanı sıra İnsan Hakları Derneği (İHD), Kamu Emekçileri Sendikası (KESK), Türkiye Barolar Birliği (TBB) temsilcileri de katıldı.

TGS Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral, basın toplantısında şunları söyledi: “Bugün yine karanlığa gözlerimizi açtık. Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın verilerine göre, 163 gazetecinin tutuklu olduğu ülkemizde iktidar, yine medyaya yöneldi, yine muhaliflerin sesini kıstı. İktidardan yana olmayan hemen her gazetecinin, yaptığı haberlerden dolayı hedef gösterildiği ve soruşturmaya uğradığı bir dönemdeyiz. Her gün ülkenin bir yerinden, meslektaşlarımızın gözaltına alındığı, tutuklandığı, haklarında davalar açıldığı haberlerini alıyoruz. TGS olarak, gazetecilerin ifade özgürlüğünü, buna paralel olarak da kamuoyunun haber alma hakkını savunuyoruz. Biliyoruz ki, basın özgürlüğü eşit, özgür ve adil bir ülke için olmazsa olmazların başındadır. Ancak iktidar, muhalif basına tahammül edemiyor. Bu nedenle muhalif mecralar OHAL marifetiyle birer birer kapatılıyor. Kapatılmayanlar hakkında ise soruşturmalar, davalar ardı ardına geliyor.

Türkiye artık demokrasinin esamesinin bile anılmadığı bir ülke oldu. İktidara çağrımız, bir an önce bu yanlış yoldan dönmesi; çağa ayak uyduran, gazetecisiyle, medyasıyla, muhalif sesleriyle kavga etmeyen bir dile ve tutuma dönmesidir.

Bizler ülkenin, medyanın kutuplaştığı, toplumun kamplara bölündüğü, insanların farklı düşüncelere, bireylerin biribirlerine tahammülünün kalmadığı bugünlerde, mesleğimizi özgürce yaparak gerçek haberlerin ışığıyla aydınlanan, her kesimin, her düşüncenin kendisini ifade edebildiği bir toplumu, bir medya düzenini arzuluyoruz.

Bu bağlamda hayatı olağanüstü şekilde çekilmez hale getiren, mesleğimizi icra etmemize engel olan, meslaktaşlarımızın ardı ardına işsiz kalmasına neden olan OHAL uygulamasının da bir an önce sona erdirilmesini talep ediyoruz.  Bu vesileyle kapatılan Dihaber, Rojeva Medya ve Gazete Şûjin ile dayanışma duygularımızı ifade ediyoruz. Çünkü birlikte güçlüyüz. Birlikte daha da güçlü olacağız.”

Kapatılan gazetelerin ve haber ajansının temsilcileri de basın toplantısında söz aldı. Gazete Şûjin’ın editörlerinden Münevver Karademir, çalışanlarının tamamının kadın olduğunu ve kadın odaklı haberlere ağırlık verdiklerini hatırlatarak, “Eril devlet buna tahammül edemedi” dedi. Karademir, Şûjin kapatılmış olsa da ara vermeden gazetecilik yapmaya devam edeceklerini söyledi.

Özgür Gazeteciler İnisiyatifi Sözcüsü Hakkı Boltan ise gazete ve ajansların kapatılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Boltan, son yayınlanan kararname ile sadece gazetelerin kapatılmadığını, aynı zamanda yargının işlevsizleştirildiğini, milletvekillerinin etkisizleştirilmeye çalışıldığını ve ülkenin polis devleti olmasının önünün açıldığını söyledi.

Toplantıda söz alan gazeteciler halkın haber alma hakkının önüne geçilemeyeceğini belirterek özgür basın geleneğini sürdüreceklerini dile getirdiler.