ÖZKAN KÜÇÜK
Gazeteci Ertuğrul Mavioğlu ve yönetmen Çayan Demirel’in Bakur belgeseli nedeniyle “örgüt propagandası” suçlamasıyla yargılandıkları dava, Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mavioğlu ve Demirel’in katılmadığı davada, avukat Meral Hanbayat Yeşil’in yanı sıra Çayan Demirel’in eşi, belgesel yapımcısı Ayşe Çetinbaş gözlemci olarak hazır bulundu.
Duruşmada savcı esas hakkında mütalaasını sunarak Ertuğrul Mavioğlu ve Çayan Demirel’in “örgüt propagandası” suçlamasıyla cezalandırılmalarını talep etti, suçun basın yoluyla işlenmesi nedeniyle cezada artırıma gidilmesini istedi.
Avukat Meral Hanbayat savunmasında “Bu davayla birlikte sanatsal ifade özgürlüğünün sınırlarını tartışıyor ve savunmak zorunda kalıyoruz. Bu, İran gibi ülkelere özgü bir yöntem. Bu film 40 yılı aşkın süren bir meselenin çözüldüğünü sandığımız dönemde yapıldı. Örgütün geri çekilme süreci ve o atmosferde çok sayıda gazeteci de röportajlar ve benzeri filmler için çekimler yaptılar. Araştırmalara olanak veren böyle bir süreçten faydalandı müvekkillerimiz” diyerek Bakur’un propaganda filmi olmadığını belirten uzman görüşlerini mahkemeye sundu.
Susma Platformu katılımcılarından Londra merkezli ifade özgürlüğü kuruluşu Article 19’un filmin örgütü övücü olmadığı ve özellikle izleyiciler üzerinde nasıl bir etkisinin olduğu araştırılmadığı için dava konusu edilemeyeceğini belirten raporunun yanı sıra, Bakur‘un bir belgesel sinema filmi olduğunu dile getiren yönetmen Enis Rıza Sakızlı ve Belgesel Sinemacılar Birliği tarafından hazırlanan uzman görüşlerinden oluşan raporlarda da filmde üst ses olmadığı, röportajlara katılan kişilerin kendi ifadeleri olduğu, bu ifadelerin silahlı bir örgüte sorulabilecek gazetecilik sorularını içerdiği vurgulanıyor.
Avukat Hanbayat, ayrıca dosyada filmin yasaklı olmadığını gösteren Kültür Bakanlığı yazısının da olduğunu belirterek “Türkiye’de birçok yerde gösterimi yapılan filmin sadece Batman’da yargı konusu yapılması dikkat çekici. Sadece bir emniyet mensubunun görüşüne bilirkişi olarak yer verilmesi de yargılamanın subjektif değerlendirmelerle yapıldığını gösteriyor. Objektif değerlendirmeye ihtiyaç vardır” dedi ve ayrıntılı savunma için süre istedi. Duruşma esas hakkındaki savunmaların verilmesi ve mütalaaya karşı beyanların sunulması için 3 Nisan 2019 tarihine ertelendi.
2015 yılında, 34. İstanbul Film Festivali’nde eser işletme belgesi olmadığı gerekçesiyle gösterimi engellenen ancak daha sonra birçok kentte gösterimi gerçekleşen Bakur belgeselinin yönetmenlerine Batman Savcılığı tarafından açılan bu davanın yanı sıra Nû Jîn belgeselinin yönetmeni Veysi Altay ve filmin Batman’da Yılmaz Güney Sinema Salonu’nda gösterilmesini sağlayan eski müdürü Dicle Anter’e de yine Batman Savcılığı tarafından “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla dava açılmıştı.
Altay ve Anter’in yargılandığı dava, geçen hafta sonuçlanmış; Altay “örgüt propagandası” suçlamasıyla 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılırken, Dicle Anter’e aynı suçlamayla 2 yıl 1 ay hapis cezası verilmişti. Sanık avukatları kararın hukuka aykırı, cezanın ise alt sınırdan uzaklaştırılmasını ağır bir yaklaşım olarak değerlendirmiş, gerekçeli karar ulaştıktan sonra karara itiraz edeceklerini belirtmişlerdi. Mavioğlu ve Demirel için de 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası isteniyor.