Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanmasına yönelik protestolar devam ederken, 4 Şubat 2021’de Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın YouTube hesabından ‘Boğaziçi’nde Neler Oluyor?’ başlığıyla bir video paylaşıldı.
İngilizce konuştuğu ve uluslararası kamuoyuna seslendiği videoda İletişim Başkanı Altun protestolarla ilgili olarak “İfade özgürlüğü ve barışçıl protesto hakkıyla ‘ilgiliymiş gibi’ davranmayı bırakalım” dedi. Videonun YouTube’ta pek çok eleştirel yorum alması ve izleyiciler tarafından beğenmeme (dislike) butonuna fazla basılması sonrasında başkanlığın resmi YouTube hesabı, videoyu yorumlara kapattı. Başkanlık aynı zamanda videonun beğenme sayılarını da gizledi.
ALTUN’DAN “RADİKAL BİR GRUP BİNAYI İŞGAL ETMEYE KALKTI” İDDİASI
1 dakika 50 saniye süren videoda Altun’un söylediklerinin (videodaki Türkçe altyazıların) tamamı şu şekilde:
“Bazı kişilerin, Boğaziçi Üniversitesi’ne ilişkin durum hakkında yanlış bilgilendirildiği dikkatimi çekti. İfade özgürlüğü ve barışçıl protesto hakkıyla ‘ilgiliymiş gibi’ davranmayı bırakalım. Cumhurbaşkanımız, anayasal yetkisinin bir parçası olarak bir rektör atadı. Bunun üzerine, küçük ve radikal bir grup, Rektörlük binasının çevresini sardı, çıkışları kapattı ve binayı işgal etmeye kalktı. Dolayısıyla, polisten müdahale etmesi istendi ve kanunlara karşı geldiği için gözaltına alınanlar oldu. İşlenen suçlar arasında kişiyi özgürlüğünden mahrum bırakmak ve kamu malına zarar vermek var. Dünyada hiçbir ülke, radikal unsurların kamu görevlilerini tehdit etmesine ve yasal bir atamaya karşı bu kişileri alıkoyma teşebbüsüne izin vermez. Ne yazık ki radikalleşme, Türkiye’nin üniversite kampüslerinde süregelen bir sorun olmuştur. Son yıllarda, aynı üniversitenin radikalleşmiş öğrencileri arasından PKK/YPG gibi terör örgütlerine katılanlar olmuştur. Terör örgütlerinin gençlerimizi ağlarına düşürdüğü karanlığa ışık tutmaya devam edeceğiz. Ayrıca, küçük bir grubun radikal görüşlerini, haksız yere bütün bir topluluğun fikirleriymiş gibi göstermek suretiyle Boğaziçi Üniversitesi’nin itibarını lekelemeye yönelik girişimleri de kınıyoruz. Bu vesileyle, radikal unsurlar ile mesafelerini koruyan çoğunluktaki Boğaziçi öğrencilerini selamlıyorum.”
