Bir süredir seçim mitinglerinde Fox TV Ana Haber Bülteni sunucusu Fatih Portakal hakkında “yargıyı görev başına çağıran” ve son olarak “Bu millet patlatır enseni” sözleriyle Portakal’ı hedef gösteren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a gazeteci örgütlerinden tepki geldi.
Türkiye Gazeteciler Sendikası sosyal medyada paylaştığı açıklamada, “Tehditle, şiddetle gazetecileri ve toplumu baskı altına almaya çalışmak güç değil acizlik göstergesidir. Sayın Cumhurbaşkanı, gazetecileri hedef göstermeyiniz. Yurttaşları bölmeyiniz, kutuplaştırmayınız. Bir seçim kazanmak için ülkeyi ateşe atmayınız” ifadelerine yer verirken, Çağdaş Gazeteciler Derneği de “Fatih Portakal, bizzat ülkenin başındaki en yetkili kişi tarafından açıkça tehdit edilmiştir. Gazeteciler üzerinden siyaset yapanlar, bir an önce bu yanlıştan dönmelidir. Aksi takdirde Fatih Portakal’ın başına gelebilecek herhangi bir olumsuzlukta, talimatın adresi bellidir” açıklamasında bulundu.
Ayrıca Portakal’ın Erdoğan tarafından hedef alınmasını Bianet’e değerlendiren Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Sibel Güneş, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Sekreteri Mustafa Kuleli, Türkiye Basın Konseyi Genel Sekreteri Mustafa Eşmen, Portakal’ın başına bir şey geldiği durumda sorumluluğun Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olacağını belirtti.
RSF Türkiye temsilcisi Önderoğlu, “Geçmişte Hrant Dink örneğinde yaşadığımız gibi Fatih Portakal’ın canına kast edilirse toplumda bağımsız durması beklenen ve vicdanları rahatlatması beklenebilecek kişi olarak Sayın Cumhurbaşkanı ne gibi bir söyleme sığınacak. Toplumsal kutuplaşmayı tehlikeli şekilde provoke eden bu sorumsuz söylemlere son verilmesini bekliyoruz” derken Türkiye Gazeteciler Sendikası’ndan Mustafa Kuleli, “Erdoğan Fatih Portakal şahsında Türkiye medyasına ve toplumuna ‘Ben şiddetle sizi bastırırım. Kimse bana bir şey söyleyemez, sokağa çıkamazsınız’ mesajı veriyor. Her şeyden önce birkaç yeri düzeltmek lazım… Birincisi, sokağa çıkmak, eylem yapmak, protesto düzenlemek haktır. Bu evrensel doğruları Erdoğan’a tekrar tekrar hatırlatmaya devam edeceğiz. İkincisi, açık ki Erdoğan ‘Savcılar harekete geçecektir’ dediğine göre, yargının üzerinde olduğunu düşünüyor” ifadelerini kullandı.
TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş de cemiyet adına yaptığı açıklamada “Basın özgürlüğünü eğer evrensel ölçütlerde ele alırsak; halkın gerçekleri öğrenmek, doğruları bilmek hakkıdır. Bunun için görev yapan gazetecilerin siyasetçiler tarafından hedef gösterilmesini demokrasi dışı görüyoruz. TGC Basın Müzesi Öldürülen Gazeteciler Galerisi’nde her siyasi görüşten, hedef gösterildiği için öldürülmüş 66 gazeteci var” sözlerine yer verdi.
Basın Konseyi’nden Eşmen ise endişelerinin “Had bildirmek için bekleyenlerin bunu bir talimat olarak algılaması” olduğunu söyleyerek ifade ve basın özgürlüğünün demokrasilerin olmazsa olmazı olduğunu hatırlattı.
Fatih Portakal, 10 Aralık akşamı ana haber bülteninde “Hadi bakalım barışçıl bir eylemle zamları, doğalgaz zamlarını protesto edelim. Hadi bakalım, yapalım. Yapabilecek miyiz? Kaç kişi çıkacak korkudan endişeden sokağa? Kaç kişi çıkar sokağa Allah aşkına söyler misiniz? Bireysel ve toplumsal muhalefeti baskı altına almaya ve yıldırmaya çalışıyorlar. En doğal hak ama uygulanamıyor. Fransa olmuş, Türkiye olmuş çok da fark etmiyor açıkçası” demiş, AKP’ye yakınlığıyla bilinen pek çok medya kuruluşu, Portakal’ın bu sözleriyle “halkı sokağa çıkmaya kışkırttığını” belirterek, Portakal’ı hedef göstermişti.
Söz konusu yayınların ardından Fatih Portakal hakkında çok sayıda suç duyurusunda bulunulmuştu.