Diyarbakır Kayapınar Belediyesi kayyumu Mustafa Kılıç kültürel alandaki “hizmetlerine” bir yenisini ekledi.
Daha önce Roboskî anıtını yıktıran kayyum Kılıç, Cegerxwîn kültür Merkezi’ndeki halka açık kütüphanede bulunan yasal kitapları basına teşhir ederek “Çocuklarımızı bunlarla zehirliyorlardı” şeklinde demeç vermişti.
Bir süre önce binanın girişine din’i bir motif yerleştiren kayyum, şimdi de kültür merkezinin Cegerxwîn Gençlik ve Kültür Merkezi yazılı tabelasını indirdi.
Alınan bilgilere göre, ismi değiştirilen kültür merkezinin yeni adı “15 Temmuz Millet Kültür Merkezi’ olacak.
2010 yılı baharında açılışı gerçekleştirilen Cegerxwîn Kültür Merkezi, geçen yılın Aralık ayında Kayapınar Belediyesi’ne kayyum atanana kadar çeşitli sanat dallarında Kürtçe eğitim verilen bir akademi olarak çalışıyordu. Akademiden ve atölyelerden yetişen binlerce genç, kentin kültür sanat hayatına yeni bir hareketlilik katmıştı.
Kentin yeni merkezlerinden biri olan Park Orman içerisinde yer alan Cegerxwîn Kültür Merkezi, bünyesinde bulunan 400 kişilik bir tiyatro ve konser salonu, sergi salonu ve 80 kişilik iki sinema salonunun yanı sıra, kütüphanesiyle de gençlere hizmet veren önemli bir kültür merkeziydi.
İsmini ünlü Kürt şair Cegerxwîn’den alan kültür merkezi, kayyum tarafından idare edilmeye başlandığından beri halk eğitim kursları ve iktidara yakın kişilerin katıldığı panellerin düzenlendiği bir merkez haline getirilmişti.
Cegerxwîn kimdir?
1903 yılında, şimdi Batman’a bağlı olan Gercüş’te doğan ve 1914’te yaşanan bir göç dalgasıyla Suriye’ye geçip hayatını Suriye’de sürdürerek 1984’te İsveç’te ölen Cegerxwîn modern Kürt şiirini etkileyen önde gelen Kürt şairlerden biriydi.
Hayatı Kürtlerin kültürel ve siyasal hakları için mücadele etmekle geçen Cegerxwîn, aynı zamanda sıkı bir medrese eğitimi alan bir Melle idi.
1927 yılında Suriye’de kurulan ünlü Hoybun örgütünün kuruluşunda da yer aldı. İlk şiirleri Bedirxan’ların Hawar dergisinde yayınlanan Cegerxwîn, birçok kültür kurumunun kuruluşunda öncü rol üstlendi. Marksist dünya görüşünden etkilenen Cegerxwîn, 1948 yılında Suriye Komünist Partisi’ne üye oldu.
1958 devriminden sonra Bağdat yönetiminin çağrısı ile Bağdat Üniversite’sinde Kürtçenin Kurmancî lehçesinde dersler veren Cegerxwîn’in yolu, Molla Mustafa Barzani ile de kesişmiş ve dönemin KDP’si ile bir süre dağlarda peşmergelik te yapmıştı.
Ölümünden kısa süre önce İsveç’e yerleşen Cegerxwîn, ardında çok sayıda eser bırakarak 1984 yılında hayata veda etmişti.