Melih Bulu’nun Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanmasının ardından başlayan protestolarda birçok öğrenci gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Akademisyenlerin de protesto ettiği atama kararına karşı “öğrencilerin yanındayız” diyen sinemacılara, yazarlara, sahne sanatları öğrencilerine ve müzisyenlere tiyatrocular da eklendi.
262 tiyatro sanatçısı imzaladıkları metinle “Tiyatro Sahnesinden Direnişin Sahnesi’ne Selam” gönderdi. “Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz” başlıklı destek bildirisiyle tiyatrocular Boğaziçililere şöyle seslendi:
“BAŞLATTIKLARI EYLEM EN DOĞAL HAKLARI”
“Üniversitenin bilim, düşünce ve sanat üreterek topluma katkı sağlayacağına inanıyoruz. Boğaziçi Üniversitesi, sahip olduğu değerler ve demokrasi kültürü sayesinde ülkemizin kültürel ve bilimsel birikimine son derece değerli katkılar sunmuş bir kurumdur. Bu atmosfer sayesinde Boğaziçi Üniversitesi’nde birçok tiyatrocu, sinemacı, müzisyen ve edebiyatçı yetişmiştir.
Bu süreçte öğrencilerin ve akademisyenlerin itirazlarının, başlattıkları eylemlerin en doğal hakları olduğunu düşünüyoruz.
Öğrencilerin ve akademisyenlerin eylemlerinin polisiye yöntemlerle bastırılmaya çalışılması, üniversitenin kapısına kelepçe vurulması, öğrencilerin gece yarısı operasyonlarıyla derdest edilip tutuklanması ve sorumsuzca terörist ilan edilmesi, değerli akademisyenlerimizin itibarsızlaştırılmaya çalışılması, LGBTİ+’ların olmadık hakaretler ile aşağılanması kabul edilemez uygulamalardır.
Mücadele eden öğrencilerin ve akademisyenlerin yanındayız.
Bu kez onlar sahnede, direnişin sahnesinde ve biz onları alkışlıyoruz.”