İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Şehir Tiyatroları’ndan ihraç edilen sanatçılar Burçak Çöllü, Pervin Bağdat, Cem Baza, Irmak Örnek, Ümit Bülent Dinçer, Gürkan Başbuğ, Ceren Hacımuratoğlu, Çimen Tunç Baturalp, Yasemin Güvenç, Gökçe Selim, Elvan Boran, Aydın Yıldız, Özgürefe Özyeşilpınar, ihraç edilmelerinden 3 yıl 7 ay sonra işlerine geri döndü.
Şehir tiyatrolarından ihraç edilen sanatçılar işe iade davası açmış ve kazanmışlardı, fakat buna rağmen kuruma tekrar alınmamışlardı. Sözcü’ye konu hakkında görüş bildiren oyuncuların avukatı Erkut Güzel şunları söyledi: “Biz işe iade davasını açmıştık. Çok hızlı sonuçlanmıştı. Seçim dönemine denk gelince bekleme sürecine girdik. Hepsinin mahkeme kararı var, hepsi kazandı. İşten atılmanın geçersiz olduğu tespit edildi. Belediyenin elinde hiçbir veri yoktu. Bu ihraçların hangi kriterlere göre belirlendiği de belli değildi”.
2013 yılında Sosyalist Enternasyonal’de yaptığı konuşma, basına verdiği demeçler ve sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar gerekçe gösterilerek Şehir Tiyatroları’ndan ihraç edilen ve işe iade davası hala sürmekte olan Levent Üzümcü Twitter hesabından şunları söyledi:
“İBB’de ve dolayısıyla Şehir Tiyatrosu’nda demokrasiye inananların idareye gelmesiyle birlikte, Şehir Tiyatrosu sanat yönetimi benden bir oyunda yer almamı istedi, kabul ettim. Hukuksuz yere işten atılma davam ise hâlâ devam etmekte. Elbet çalınmış haklarımı alıp bir gün evime döneceğim. Bu bir işe geri dönüş değil. Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği benden bir oyunda oynamamın ricasında bulundu. Ben de birtakım resmi işleri hallettim. Benim işten atılma davam hala sürmekte. Bizim statü olarak diğer arkadaşlarımızla aramızda fark vardı. O arkadaşlarımız taşeron kapsamındaydı. Ben 657’ye tabii devlet memuruydum. Onlar kaldıkları yerden devam ediyorlar. Şehir Tiyatroları’nın başındaki bir önceki faşist yönetim onları almamıştı. A kadrolu benim ve Ragıp Yavuz’un davası sürüyor. Bu davalarda hiçbir hukuki gerekçe yok. Bize ağır ceza davası açılmadı, herhangi bir ceza almadık. Dönemin Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İBB Yüksek Disiplin Kurulu’nun imzasıyla attılar bizi. Usulde hata olmasına rağmen işe dönemiyoruz, hiçbir mahkeme karar veremiyor.”