Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, gazetecilere yönelik baskı ve tutuklamalarla, internet sitelerine yönelik erişim engellemeleriyle ilgili açıklama yaptı. TGC Yönetim Kurulu’nun açıklamasında “Kamu çıkarını doğrudan ilgilendiren konuların özgürce, bağımsız bir şekilde haberleştirilmesinin önündeki engeller kaldırılmalıdır,” denildi. TGC’nin açıklamasının tamamı şöyle:
“İktidar kendi yayınladığı yargı reformunu 2020 yılında da yok saymayı sürdürüyor. Gazeteci tutuklamaları ve erişim engellemeleriyle Anayasa’ya aykırı biçimde basın ve düşünceyi ifade özgürlüğü engelleniyor. İstisna olması gereken tutuklamalarla gazeteciler cezalandırılmaya devam ediliyor.
Önce Oda TV Haber Müdürü Barış Terkoğlu, muhabir Hülya Kılınç, ardından da Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, Yeniçağ Gazetesi Yazarı Murat Ağırel, Yeni Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik, Yazı İşleri Sorumlusu Aydın Keser tutuklandı.
Anayasa’nın “Basın Hürriyeti” başlıklı 28. maddesindeki, ‘Basın hürdür, sansür edilemez’ maddesine rağmen Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) kararıyla Oda TV’ye erişim engellendi, iktidar eliyle sansürlendi.
Anayasa Mahkemesi’nin erişim engellemeleri için daha önce aldığı “internet sitelerine veya internet sitelerinde yer alan haberlere erişimin engellenmesi biçiminde getirilen her türlü kısıtlama, bilgi alma ve verme özgürlüğüne müdahale niteliğindedir” kararları dikkate alınmadı.
Halkın haber alma, bilgilenme ve gerçekleri öğrenme hakkı için görevlerini yapan gazetecilerin artık hangi haberi yaptıklarında gözaltına alınıp tutuklanacakları bilinmiyor.
Cenaze, korona virüsü, Dubai şeyhinin yatı gibi birçok haber nedeniyle meslektaşlarımız gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. Oto sansür iklimi güçlendiriliyor. Basın İlan Kurumu, iktidarın hoşuna gitmeyen haber yapan gazetelere resmi ilan kesme cezasını sürdürüyor.
Gazetecilik suç değildir. BİK resmi ilanı sansür ve cezalandırma amaçlı kullanmaktan vazgeçmelidir.
Kamu çıkarını doğrudan ilgilendiren konuların özgürce, bağımsız bir şekilde haberleştirilmesinin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
Olağanüstü koşullar halkın haber alma hakkını engellemek için kullanılmamalıdır,
Baskı altındaki ve tutuklu tüm meslektaşlarımızla dayanışma içinde olduğumuzu duyuruyoruz.
Cezaevindeki tüm gazetecilerin serbest bırakılması için çağrımızı yineliyoruz.”