Mahkeme, Kadıköy Kaymakamlığı’nın Kürtçe konser yasağını hukuka aykırı buldu

İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) tarafından gerçekleştirilecek olan 30. yıl etkinliğini yasaklayan Kadıköy Kaymakamlığı’nın kararını “ifade özgürlüğü, bilim ve sanat özgürlüğü, ve barışçıl toplantı hakkını ihlal ettiği” gerekçesiyle iptal etti


MKM’nin “Berbang (Tan Vakti)” başlığıyla gerçekleştireceği konser, Kadıköy Kaymakamlığı tarafından “Milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesi ihtimali, başkalarının hak ve özgürlüklerini tehlikeye sokacağı” gerekçesiyle yasaklanmıştı.

MLSA’da Kerem Yıldız’ın haberine göre MLSA Hukuk Birimi avukatları, Kaymakamlığın 15 Ekim 2021 tarihli yasak kararını “yasal mevzuata ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptali ve işlem nedeniyle doğan maddi ve manevi tazminatın ödenmesi” talebiyle yargıya taşımıştı. İstanbul 6. İdare Mahkemesi, yasak işleminin iptaline ve maddi tazminat isteminin kabulüne karar vererek, Kaymakamlığın MKM’ye 39.368,13 TL tazminat ödemesine hükmetti.

İdare Mahkemesi verdiği kararda Kadıköy Kaymakamlığı’nın kararının, Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) ait bir kurumsal sosyal medya hesabından yapılan paylaşımlar nedeniyle suç işleneceğine dair “kuvvetli şüphe ve kanaat” oluştuğunu belirtmesine rağmen, iddia edilen suç şüphesine dair hiçbir bilginin mahkeme dosyasına sunulmadığını belirtti. Mahkeme ayrıca suç işleneceğine dair açık, somut ve yakın bir tehlikenin somut olarak ortaya konulamadığını da belirtti.

Karada, ayrıca, Mahkeme Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarına atıfta bulunarak, “ifade özgürlüğünün sadece tarafsız veya saldırgan olmadığı düşünülen fikir ve bilgileri değil, aynı zamanda toplumu rahatsız eden, endişelendiren veya şok eden ifadeleri de koruma altına aldığını, bu koruma demokratik bir toplumun çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gerekliliği olduğunu kabul etmektedir” denildi.

Mahkeme kararında “Şiddete teşvik ve demokrasinin ilkelerini ortadan kaldırma durumları dışında ifade özgürlüğü ve bilim ve sanat hürriyeti özgürlüğünün ortadan kaldırılmasına yönelik önleyici nitelikli radikal tedbirler demokrasiye zarar verir. Bu nedenle barışçıl amaçlarla bir araya gelmiş kişilerin ifade özgürlüğü ve bilim ve sanat hürriyeti hakkını kullanırken kamu düzeni açısından tehlike oluşturmayan ve şiddet içermeyen davranışlarına devletin sabır ve hoşgörü göstermesi çoğulcu demokrasinin gereğidir” ifadeleri de yer aldı.