17. İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü’nün Taksim’de ve Bakırköy Miting Alanı’nda gerçekleştirilmesine izin vermeyen İstanbul Valiliği’nin yasağının ardından dün Taksim’de basın açıklaması için toplanan kalabalığa polis müdahale etti.
İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi’nin çağrısıyla dün saat 17.00’de Taksim Fransız Kültür Merkezi’nin önünde toplanan kalabalığa biber gazı ile müdahale eden polis, beş kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar daha sonra serbest bırakıldı.
İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi’nin Türkiye genelindeki LGBTİ+ etkinliklerine getirilen yasaklara da vurgu yaptığı basın açıklamasının tam metni şöyle:
“Bugün burada 17’ncisini düzenlemekte olduğumuz İstanbul LGBTİ+ Onur Yürüyüşü, Valilik tarafından 5’inci kez yasaklandı. Güvenlik gerekçesiyle İstiklal Caddesi’ni tüm toplumsal muhalefete kapatan İstanbul Valiliği, Bakırköy için yaptığımız başvuruyu toplumsal tereddütlü grup olduğumuz iddiasıyla hukuksuzca reddetti. Bu yasak göstermiştir ki sadece Taksim değil tüm İstanbul LGBTİ+’lar için yasaktır. Ve hatta Antalya, Mersin, ODTÜ ve İzmir’deki yasaklarla birlikte LGBTİ+ düşmanlığı neredeyse bir devlet politikası haline getirilmiştir.
Halkın huzur ve güvenliği, terör, genel ahlak, genel sağlık gibi birbiriyle alakası olmayan kopyala yapıştır gerekçelerle yürüyüşümüzü yasaklayanlar devleti yönetemeyeceklerini bir kez daha göstermiştir. Halkın huzurunu tehdit eden yıllarca barışçıl şekilde gerçekleştirilen Onur Yürüyüşleri değil, beş senedir onur yürüyüşlerinde halka saldıran kolluk güçleridir.
Görevlerini kötüye kullanan, halkın parasını çalan, kendi koltuk sevdalarını devletin beka sorunu gibi gösterenlerin bizleri genel ahlak gibi gerekçelerle yasaklama çabaları oldukça ironiktir. Sahip oldukları koltuğu kaybetmemek için LGBTİ+’lara yönelik nefreti körüklemekten çekinmeyen, sırf almayı hedeflediği birkaç oy için bir haftada LGBTİ+’ları üç kere hedef gösteren devlet yetkilileri unutmamalıdır ki LGBTİ+’lar bu toplumun kendisidir. Bizleri hedef gösterenler ise tarihin çöplüğüne karışacak bir avuç güç sevdalısıdır. Biz kazanacağız, siz kaybedeceksiniz!
LGBTİ+’ların taleplerine kulaklarını tıkayarak, bizleri ‘yolunu kaybetmiş, tereddütlü’ bir grup gibi göstermeye çalışanlara inatla tekrar söylüyoruz: Bizler, mücadelemizde kararlıyız ve ne istediğimizi çok iyi biliyoruz! Anayasa’da cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği tanınmalıdır! LGBTİ+ cinayetleri cezasız kalmamalı, failler iyi hal indirimi almamalıdır. Eğitim, sağlık, barınma gibi en temel haklara erişimi engellenen LGBTİ+’ların hakları yasal güvence altına alınmalıdır. Taleplerimiz ne toplumun huzurunu bozan ne de güvenliği tehdit eden talepler değillerdir. Taleplerimiz eşit yurttaşlık hakkımıza erişmek için bir sosyal hukuk devletinde olması gerekenlerdir. Bugün yürüyüşümüzü yasaklayanlar bilmelidirler ki toplumun huzuru LGBTİ+’lar dahil ezilen tüm gruplar haklarını aldığında ve yaşamları güvence altına alındığında sağlanacaktır. Eşitliğin olmadığı bir toplumda huzur da mümkün değildir!
Stonewall’da yanan ateşten beri onurlu bir yaşam için verdiğimiz örgütlü mücadelenin bugün 50. yılındayız. Stonewall’un 50., İstanbul Onur Haftası’nın 27. yılında Orlando’dan Yeni Delhi’ye, Filistin’den Amsterdam’a dünyanın her yerinde bedenlerimiz, hazlarımız, haklarımız ve varoluşumuz için verdiğimiz mücadelemizden güç alarak tekrar haykırıyoruz: Ne yaşamlarımızdan ne dayanışmamızdan ne de örgütlü mücadelemizden vazgeçmiyoruz! Buradayız, alışın, gitmiyoruz. 27. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftamız ve 17. Onur Yürüyüşümüz kutlu olsun!”