HDP tiyatrocuların sorunları için önerge verdi

HDP; salgınla beraber tiyatroların yaşadığı zorluklar, kayyımların işsiz bıraktığı tiyatrocular ve Kürtçe oyun yasakları hakkında Meclis araştırması istedi


Koronavirüs salgınıyla sorunları katlanan tiyatrocular yıl boyunca çeşitli yasaklamalar ve engellemelerle de karşılaştı. Üretemez, geçinemez haldeyken Kürtçe tiyatro oyunu yasakları ve Kürt şehirlerinde kayyımların tiyatrocuları işsiz bırakması da gündeme geldi.

Türkiye’de tiyatrocuların Kovid-19 salgını sürecinde yetersiz destek ve önlemlerle mücadele ettiğini belirten HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç, tiyatrocuların yaşadığı tüm bu sorunların araştırılması amacıyla TBMM Başkanlığı’na başvurarak araştırma önergesi verdi.

Binlerce tiyatrocunun ekonomik sorun yaşadığını, hayatlarını sadece sahne sanatlarıyla idame ettiren oyuncuların iptal edilen turne ve oyunlar nedeniyle zor durumda olduğunu belirten HDP’li Sarısaç, önergesinin gerekçe kısmında, “Özellikle Kürt tiyatrosu, salgının etkilerinin dışında siyasi iktidarın politik engelleme ve yasaklarına da maruz kalmaktadır. Bu nedenle Kürtçeyle ilgili her alanda Temmuz 2016’da ilan ettiği Olağanüstü Hal (OHAL) ile birlikte bir gerileme yaşanmaktadır” diye belirtti.

Ekim 2020’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın özel, bağımsız tiyatrolarla dayanışmada bulunmak için Kürtçe bir oyuna da yer verdiğinin hatırlatıldığı açıklamada, Teatra Jiyana Nû’nun sergileyeceği Nobel Ödüllü yazar Dario Fo oyunu Bêrû‘nun yasaklandığı da belirtildi.

KÜRTÇE TİYATRO TARİHİ HATIRLATILDI

HDP’li Sarısaç konuya ilişkin şunları vurguladı: “Oysaki tiyatro, geçmişten bugüne değin Kürt aydınları için kimliklerini ve dillerini yaşatabilecekleri bir sahne olarak görülmüştür. Bu nedenle 1975’ten sonra Irak’ta Baas rejiminin Kerkük ve Xaneqin gibi kentlerde Kürtçe oyun yasaklarına rağmen kendini var etmesini bilmiştir. Çünkü tiyatro ve dilin yasaklarla ehlileştirilemeyeceği tarihsel tecrübelerle sabittir. Kürt tiyatrosu, yasaklara rağmen Evdirehîm Rehmî Hekarî’nin 1919’da yazdığı Batılı anlamında ilk tiyatro eseri sayılan Memê Alan’dan bugüne bu şekilde ilerlemektedir. Sovyet Rusya’da Ahmedê Mîrazî’nin 1920’li yıllarda ilk Kürtçe tiyatro grubunu kurması, Irak Kürdistanı’nda Pîremêrd’in 1930’lu yıllarda yazdığı oyunlar, İran Kürtleri arasında oynanan Mîr Mîran’lar, Celadet Ali Bedirxan’ın Hevind adlı piyesi, Musa Anter’in 1965’te yayınlanan 4 sahnelik Birîna Reş’i ve bugün yazılıp oynanan oyunlar, Kürt tiyatrosunun sürekliliğinin nişaneleridirler..”

Kürt tiyatrosu başta olmak üzere Kürtçe’ye yönelik yapılması beklenen pozitif ayrımcılığın hiçbir zaman gerçekleşmediğine dikkat çeken Sarısaç konuya ilişkin önergesini şöyle noktaladı: “Dolayısıyla kayyumların tiyatro gruplarına yönelik uygulamaları ve Kürtçe oyunların yasaklanması düşünüldüğünde; Kürt tiyatrosu ve emekçilerinin yaşadıkları sorunların belirlenerek gerekli tedbirlerin alınması için Meclis araştırması açılması elzemdir.”