Yönetmen Kazım Öz, 29. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’na gönderdiği Bir Kar Tanesinin Ömrü filminin ön seçici kurul tarafından seçilmediğini ve kendisine sansür uygulandığını duyurdu. Öz, 12 – 18 Eylül 2022 tarihlerinde gerçekleşecek festivalden bir hafta evvelinde kendisine gönderilen bir e-posta ile ön seçici kurulun filmini “festivale uygun bulmadığını” paylaştı.
Basın ve Kamuoyuna
Altın Koza Film Festivali Gerçekten Sansüre Karşı Mı? #adanaffsansür @altinkozaff pic.twitter.com/hfeYn1tjaQ— kazim öz (@oz_kazim) September 12, 2022
ÖZ: FİLMLERİMİN TÜRKİYE’DEKİ FESTİVALLERİN ÇOĞUNA KABUL EDİLMEMESİ ARTIK ALIŞTIĞIM BİR DURUM HALİNE GELDİ
Öz’ün “Altın Koza Film Festivali Gerçekten Sansüre Karşı Mı?” iletisi ile sosyal medya hesaplarından 12 Eylül’de paylaştığı kamuoyu duyurusu şu şekilde:
“Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 29. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali bugün başlıyor. Türkiye’nin sayılı köklü festivallerinden sayılan Altın Koza’nın amacının sinemayı halkla buluşturmak, yaratıcılarını desteklemek olduğu hem Belediye hem de Festival Yürütme Kurulu tarafından duyuruldu. Ödülleri arasında ‘Yılmaz Güney Ödülü’ olan festivalin baskı ve sansür uygulamalarına ısrarla karşı çıkacağı da çokça kere dile getirildi.
Ancak ne yazık ki festivalin karşı durduğu sansüre, kendisinin yenik düştüğünü üzülerek görmekteyim. Bugüne kadar festivale gönderdiğim filmlerimden hiçbirisi, değil herhangi bir ödül almak ya da en azından Büyük Jüri tarafından değerlendirilebilmek, festivalin ‘Ön Seçici Kurul’ isimli oluşumundan geçemedi. Bahoz, Son Mevsim: Şavaklar, Bir Varmış Bir Yokmuş, Zer, Beyaz Çınar filmlerim bugüne kadar dünya genelinde yüzlerce festival dolaşmasına, çok sayıda ödül almasına rağmen Altın Koza Film Festivali’nin Ön Seçici Kurul’u tarafından festivale uygun bulunamadı.
Yakın zamanda dünyanın en önemli film festivallerinden birinde açılışını yapacağım Bir Kar Tanesinin Ömrü isimli uzun metraj filmimin de festivale kabul edilmediğini geçen hafta gelen bir e-posta ile öğrendim. Böylece Altın Koza Film Festivali’ne gönderdiğim 6. filmim de Ön Seçici Kurul tarafından reddedilmiş oldu.
Filmlerimin, Türkiye’deki festivallerin çoğuna kabul edilmemesi ne yazık ki artık beni şaşırtmayan, neredeyse alıştığım bir durum haline geldi. Yalnızca benim değil, sinemacılığını politik filmlerle ortaya koyan, maddi ve manevi birçok zorluk içerisinde emek harcayan birçok meslektaşımın da aynı durumu yaşadığını biliyorum. Bu nedenle avukatlarım, festival düzenleyicilerine tarafsızlık, eşitlik ve şeffaflık ilkelerini hatırlatmak ve gerekiyorsa daha sonrasında hukuki yollara başvurmak üzere Adana Büyükşehir Belediyesi’ne yazılı bir bilgi edinme başvurusunda bulunucaklar.
Bu başvurudaki bazı soruları kamuoyu ile paylaşmayı gerekli görüyorum:
-
- Festival Yönetmeliği’nde ‘Ön Seçici Kurul’ üyelerinin isimlerinin açıklanacağını belirtmenize rağmen bugüne kadar resmî sitenizde ve herhangi bir basın duyurunuzda kurulu açıklamadınız. Bu kurulun kimlerden oluştuğu hangi sebeple gizleniyor?
- Dünya festivallerinin film seçme kriterleri ile sizin film seçme kriterleriniz arasında nasıl bir fark var?
- Her yıl ortalama 12 film seçerken, hatta 2018 yılında 15 film seçmişken, bu yıl üstelik de yüksek bir başvuru sayısı olmasına rağmen neden sadece 8 film seçtiniz?
- Daha önceki yıllarda Bahoz, Son Mevsim: Şavaklar, Bir Varmış Bir Yokmuş, Zer, Beyaz Çınar filmlerimi reddetme gerekçeleri, bu yıl reddedişinizle aynı gerekçeye mi dayanıyor?
- Ön Seçici Kurul film seçimlerinde kendi politik eğilimlerini esas alıyor mu?
- Basına yansıyan metinlerinizde bu yıl dört kadın dört erkek yönetmenin filmlerini seçerek cinsiyet eşitliğini gözettiğinizi ilan etmişsiniz. Festival Yönetmeliği’nde ise böylesi bir ölçüt gözeteceğiniz belirtilmiyor. Bu olumlu yaklaşım sadece bu yıla özgü mü yoksa her yıl devam edecek mi? Yoksa festivale başvuruların tamamlanmasının ardından getirilen bu yeni ölçüt, bazı filmleri elemeye yönelik bir yöntem mi?
- Ödülleriniz arasında Yılmaz Güney Ödülü var. Yılmaz Güney’in duruşuna ve çizgisine layık bir festival olduğunuzu düşünüyor musunuz? Yılmaz Güney yaşıyor olsaydı, çektiği bir film sizin kriterlerinize göre [festivale] seçilebilir miydi?
Festival Başkanı Sayın Menderes Samancılar’ın, Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Zeydan Karalar’ın, festivali organize eden vakfın yönetim kurulunun ve ‘Ön Seçici Kurul’un sorularıma dürüstlükle ve açıklıkla yanıt vereceğini umuyorum.
Kamuoyuna Saygılarımda
Kazım Öz”
