Eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’a “MİT tırları” davasında “casusluk” ve “terör örgütüne yardım etmek” suçlamasıyla verilen 27 yıl altı aylık hapis cezasının gerekçesi 14 Ocak 2021’de açıklandı. Cezaya dayanak olarak gösterilen deliller arasında sanıkların tutuklanması, Can Dündar’ın Tutuklandık kitabı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davaya müdahil olması da yer aldı.
Anadolu Ajansı’nın (AA) aktardığına göre İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan gerekçeli kararda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından düzenlenen 25 Ocak 2016 tarihli iddianamenin özeti yer aldı. Yapılan yargılama sonunda Yargıtay ilamına uyulmasına ve sanık Erdem Gül hakkında davanın bu dosyadan ayrılmasına karar verildiği belirtilen gerekçede, sanık Can Dündar hakkında, “silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan açılan davanın da bu dosyayla birleştirilmesine karar verildiği kaydedildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca düzenlenen 6 Ocak 2018 tarihli bir iddianamenin de kabul edilerek aynı dava dosyasıyla birleştirildiği aktarılan kararda, sanık Can Dündar’ın savcılıktaki 26 Kasım 2015 tarihli, İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği’ndeki 26 Kasım 2015 tarihli ve yargılama yapan mahkemedeki 1 Nisan 2016 tarihli savunmalarına yer verildi. “Sanığın yargılama sırasında yurt dışına kaçtığı, bu nedenle hakkında kaçak kararı verildiği, ayrıca sanığın yurt dışından iadesi hususunda talepte bulunulduğu anlaşıldığından sanığın bozma ilamına karşı beyanları alınamamıştır.” ifadelerinin yer aldığı kararda, son savcılık mütalaası da özetlendi.
“TUTUKLANDIK” KİTABINDA YER VERDİĞİ BEYAN, CEZAYA GEREKÇE GÖSTERİLDİ
Gerekçeli kararda Can Dündar’ın MİT tırlarının durdurulması sebebiyle birçok yargı mensubu ve kolluk görevlisinin tutuklu olduğunu bilmesi ve buna rağmen haberin yayınlanması da cezaya gerekçe olarak gösterildi. Kararda, Can Dündar’ın AYM’nin hak ihlali kararı üzerine tahliye edildikten sonra yayımladığı “Tutuklandık” kitabında yer alan, Akın Atalay’ın “Bunun devlet sırrı olduğunu söyleyecekler. Tırları durduran savcıları, askerleri tutukladılar, devletin sırrını ifşa ağır ceza gerektiren suçtur. Tutuklama kaçınılmaz” ifadeleri de cezaya dayanak yapıldı.
Can Dündar’ın Cumhuriyet’te yayımlanan haberlerin, Aydınlık Gazetesinin 21 Ocak 2014 tarihli nüshasındakinden farklı ve haber değeri olan birçok yeni görüntü ve bilgiyi içerdiği beyan edildi. Gerekçeli kararda ayrıca Suriye’deki örgütler sebebiyle Türkiye’ye yönelik risklerin ve “mülteci sorunu karşısında milli güvenlik açısından hassasiyet ve sakıncaların” devam ettiği savunuldu.
GEREKÇE: MİT ÖYLE OLDUĞUNU SÖYLEDİĞİ İÇİN “DEVLET SIRRI”
Gerekçeli kararda, MİT tırlarından ele geçen malzemelere ilişkin bilgi ve belgelerin “devlet sırrı” olduğuna delil olarak MİT’in yazıları gösterildi. Kararda buna ilişkin “MİT Müsteşarlığının bir istihbarat teşkilatı olması, kendi faaliyet alanıyla ilgili ve ayrıntılı bilgi sahibi olduğu hususlardaki bilgi ve belgelerin devlet sırrı olduğu yönündeki yazı ve değerlendirmeleri, olayın oluş şekli, meydana gelen gelişmeler ile dosya kapsamındaki sair deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, suça konu bilgi ve belgelerin devlet sırrı niteliğinde olduğunun kabulü gerekir” cümleleri yer aldı. Gerekçeli kararda ayrıca haberden sonra Suriye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilciliği tarafından Güvenlik Konseyi Başkanı ve Genel Sekreterine 5 Haziran 2015 tarihli, Türkiye Cumhuriyeti hükumetini şikayet eden özdeş mektup sunulması da yer buldu.
CEZANIN ALT SINIRDAN UZAKLAŞMA GEREKÇELERİ
Kararda, Can Dündar’a verilen cezada alt sınırdan uzaklaşma gerekçesi olarak “Suçun işleniş şekli, sanığın her iki suç tarihinde gazetenin genel yayın yönetmeni olması, gazetedeki konumu gereği diğer sanık Erdem Gül’ün yaptığı haberinin yayınlanmasından habersiz olamayacağı, buna göre suç kastının ağırlığı, suçun işlenmesinde kullanılan araç, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, milli güvenlik yönünden ortaya çıkan tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak verilen cezanın alt sınırından uzaklaşılarak ceza tayini cihetine gidilmiştir” denildi.
DÜNDAR’IN ÖZGÜRÜZ’DE YAPTIĞI SAVUNMA, “FETÖ’NÜN ÇIKARLARINA UYGUN” BULUNDU, CEZAYA GEREKÇE OLDU
Can Dündar’ın “Özgürüz”de “Can Dündar Özgürüz canlı yayınında ‘MİT tırları’ savunmasını yaptı” denilerek paylaşılan açıklaması da gerekçeli kararda yer aldı. Video için “FETÖ’nün çıkarlarına uygun olduğu” yorumu yapılan gerekçeli kararda, videonun Emre Uslu, Tuncay Opçin gibi gibi isimler tarafından paylaşılması Dündar’ın “örgüte hizmet ettiğine” delil olarak gösterildi. Gerekçeli kararda Can Dündar’ın, Erdem Gül’ün eylemine iştirak ettiğinin sabit olmadığı gerekçesiyle TCK’nın 43. maddesinin (zincirleme suç) hükmünün uygulanmadığı aktarıldı.