Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Rosa Kadın Derneği’ne yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında 8 Haziran 2020’de gözaltına alınarak tutuklanan ve daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Narin Gezgör’ün ‘örgüt üyesi olmak’ iddiasıyla yargılandığı davada karar belli oldu. Gezgör hakkında yedi yıl altı ay hapis cezası istendi. Aynı soruşturma kapsamında yargılanan Sevim Coşkun hakkında ise yedi buçuk yıldan on beş yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaların ilkinde savcı, Narin Gezgör’ün katıldığı basın açıklamaları, Rosa Kadın Derneği üyeliği, basın yayın kuruluşlarına verdiği röportajlar ve gizli tanık ifadesi sebeplerinden ‘örgüt üyesi olmak’ suçunun delili olarak değerlendirdiği mütalaasını yenileyerek, ceza talep etti.
Gazete Karınca’da yer alan habere göre derneğin ve Narin Gezgör’ün avukatları, sekiz ay boyunca Rosa Kadın Derneği yönetici ve üyeleri hakkında teknik takip yürütüldüğü ancak bunda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığını belirtti.
Gezgör aleyhine ifade veren gizli tanığın ifadesinin ise usulsüz alındığına dikkat çeken avukatlar, söz konusu ifadelerde, gizli tanığın söylediklerinin somut bir dayanaktan yoksun olduğunu ve gizli tanığın yönlendirildiğini dile getirdi. Gezgör’ün avukatları, müvekkillerinin beraatini talep ederek, hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını istedi.
Mahkeme, Gezgör’ün ‘örgüt üyesi olmak’ suçunu işlediğine kanaat getirerek, Gezgör’e yedi yıl altı ay hapis cezası verdi.
DERNEK ÜYESİ SEVİM COŞKUN’A HAPİS İSTEMİ
Rosa Kadın Derneği davasında yargılanan Sevim Coşkun hakkında da yedi buçuk yıldan on beş yıla kadar hapis cezası isteniyor. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü Rosa Kadın Derneği soruşturmasında adı geçen kişilerden bir diğeri Sevim Coşkun, 8 Haziran’da gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi Coşkun da ‘örgüt üyesi olmak’ suçlamasıyla yargılanıyor.
Savcı, tutukluluk halinin devam etmesini talep etti. Coşkun’un avukatları ise müvekkillerinin adli kontrol tedbirleri kapsamında tahliye edilmesini talep ederek, bir sonraki celsede esas hakkındaki mütalaaları için süre talebinde bulundu.
Mahkeme, esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapmaları için süre verilmesi talebinin kabulüne, tahliye talebinin ise reddine karar vererek duruşmayı erteledi.