KÜLTİGİN KAĞAN AKBULUT
Geçen yıl Ağustos ayında yapılması planlanan ve ikinci gününde Kadıköy Kaymakamlığı tarafından yasaklanan Queer Olympix spor etkinliklerine dair karar İstanbul 5. İdare Mahkemesi’nce hukuksuz bulundu. Sosyal Politika, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği ve Queer Olympix aktivistleri tarafından açılan iptal davasında kaymakamlığın somut bir delil sunmadığı vurgulandı.
23-24-25 Ağustos 2019 tarihlerinde 3.sü yapılması planlanan ve 23 Ağustos günü Heybeliada’da gerçekleştirilen Queer Olympix spor müsabakaları, 24 Ağustos sabahı Kalamış Parkı’nda organizatörlere tebliğ edilen Kaymakamlık kararıyla yasaklanmıştı. Bu yasak kararının gerekçesi ise “Yapılmak istenen etkinliğe katılacak olan grup ve şahıslara yönelik olarak; toplumsal duyarlılıklar nedeniyle oluşabilecek provakasyonlara karşı tedbir amaçlı; 2911 sayılı yasanın 17. Maddesine istinaden “kamu düzeni, suç işlenmesinin önlemek, genel sağlığın ve genel ahlakın korunması” olarak açıklanmıştı.
YASAK HUKUKA UYGUN BULUNMADI
SPoD ve Queer Olympix ekipleri bu yasaklama kararının ilgili kanunlara, Anayasa’ya, AİHM içtihatlarına ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu; idarenin gerekçesinin ise afaki ve keyfi olduğunun altını çizerek yasak kararına karşı iptal davası açtı. İstanbul 5. İdare Mahkemesi’nce etkinliklerin yasaklanması kararının dayanağını ortaya koyan somut bilgi ve belgelerin kaymakamlıkça dosyaya sunulamadığı görüldüğünden, anılan etkinliğin yasaklanmasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varıldı.
SPoD ve Queer Olympix yaptıkları açıklamada, “Queer Olympix’in yasaklanması işleminin hukuka aykırı olduğu ve hiçbir dayanak gösterilmeksizin afaki provokasyon iddialarıyla yasak kararı verildiği mahkemece de ilan edilmiştir. SPoD ve Queer Olympix olarak Kadıköy Kaymakamlığı’nın hukuksuz yasak kararına karşı açtığımız davayı kazandığımızı, bundan sonra da idarenin keyfi ve hukuksuz kararlarıyla yargı yoluyla mücadele etmeye devam edeceğimizi LGBTİ+ kamuoyuna ve insan hakları savunucularına bildiririz,” dedi.
‘EMSAL NİTELİĞİ TAŞIYACAK’
Susma Platformu’na kararı değerlendiren SPoD avukatı Hatice Demir, ilk derece mahkemesi olduğu için bu kararın emsal teşkil edemeyeceğini ancak LGBTİ+ mücadelesi açısından kritik önemde olduğunu belirtti. Demir, “Kaymakamlık bu kararı halen istinaf mahkemesine götürebilir. Ancak yine delil sunamayacağı için bu karar büyük ihtimalle kesinleşecek. İlk derece mahkemesi olduğu için şu aşamada emsal niteliği taşımıyor, ancak kesinleştikten ve Bölge İdare Mahkemesi tarafından da onandıktan sonra emsal niteliği taşıyacak,” dedi.
‘MAHKEME DELİLSİZ OLARAK YETKİNİ KÖTÜYE KULLANAMAZSIN DEMİŞ OLDU’
“LGBTİ+ etkinlikleri sürekli kamu düzeni, kamu güvenliği ve provokasyon ihtimali gibi gerekçelerle yasaklanıyor,” diyen Demir kararı şöyle yorumladı. “İdare Mahkemesi şunu söylemiş oldu: Senin devlet olarak elbette belli etkinlikleri yasaklama yetkin var. Bunu yapabilirsin. Ama senin bunu delil göstererek, ‘nasıl bir ihbar aldın,’ ‘bu ihbarın bir karşılığı var mı’, ‘neden provokasyonu önlemek yerine yasaklama kararı aldın’ gibi soruları ortaya koyman gerek. Mesela, Onur Yürüyüşü’nün yasaklanmasında idare mahkemesi bu kararı vermemişti. İdare Mahkemesi bu kararında, ‘bu kadar da yapamazsınız, delilsiz olarak yetkini kötüye kullanamazsın, bu artık hukuka aykırı olur,’ demiş oldu.”