İstanbul Sözleşmesi için sokağa çıkan kadınlara şiddet!

İptali gündemde olan İstanbul Sözleşmesi’ne kadınlar, Türkiye’nin dört bir yanında sahip çıktı. İktidara altına imza attığı sözleşmeyi eksiksiz uygulama çağrısı yapan kadınlar engelleme ve polis şiddetiyle karşılaştı


FOTOĞRAF: AYCAN KARADAĞ (İZMİR)

Kadına yönelik şiddet konusunda bağlayıcılığa sahip ilk uluslararası sözleşme olan İstanbul Sözleşmesi’nin tartışmaya açılmasına karşı kadın örgütleri, birçok kentte alanlardaydı.

İstanbul’dan Diyarbakır’a, İzmir’den Dersim’e kadar Türkiye’nin başka başka şehirlerinde kadınlar, “haklarımızdan vazgeçmiyoruz” dediler. 

İZMİR’DE KADINLARA GÖZALTI VE DARP

İzmir’de Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde döviz ve pankartlarla bir araya gelen ve kadın cinayetlerini protesto eden yaklaşık 200 kadının yürüyüşü polis tarafından engellendi. Gözaltıların ardından sosyal medyada paylaşılan fotoğraf ve videolarda polislerin kadınları darp ettiği görüldü. Gözaltına alınan eylemcilerin bırakılması için kadınlar bir süre oturma eylemi yaptı. Kadınlar ifadelerinin alınmasının ardından serbest bırakıldı. 

İstanbul’da ise kadınların buluşma noktası, Kadıköy’de bulunan Beşiktaş İskelesi’ydi. Kadınlar açıklamadan önce serbest kürsü kurdu. Burada söz alan kadınlar Kürtçe ve Türkçe İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasına dair düşüncelerini dile getirdi. Daha sonra, hazırlanan ortak basın açıklamasını Sezen Yılmaz okudu.

Kadına yönelik şiddetin her gün arttığı halde İstanbul Sözleşmesi’nin etkin şekilde uygulanmasını değil, kaldırılmasının gündeme getirildiğini belirten Yılmaz, şunları söyledi:

SÖZLEŞMENİN İPTALİNİ İSTEYEN FAİL VE SUÇ ORTAĞIDIR

“Bunu gündeme getirenler cinayetlerin suç ortağıdır. Bize, yarın bir gün bu dövizlerde bizim de ismimizin olabileceğini hissettirenler cinayetlerin sorumlularıdır. Sözleşme imzalandığı gün hükümette olup imza attığı halde, bugün şiddeti önleme, şiddete maruz kalanları koruma, failleri gerektiği şekilde cezalandırma sözünü yerine getirmekten vazgeçeceğini ilan edenler, bu cinayetlerin suç ortağıdır, her gün uğradığımız şiddetin failidir.

İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin karalama kampanyalarına göz yumanlar, bizzat bu kampanyalara sözcülük yapar hale gelenler, kadınların, LGBTİ’lerin, göçmenlerin, mültecilerin, engellilerin, yaşlıların, çocukların haklarını tarikat ve cemaat çevreleriyle pazarlık konusu haline getirenler kadın cinayetlerinin, nefret cinayetlerinin, çocuk istismarlarının, göçmen, mülteci kadınlara dönük saldırıların suç ortağıdır.”

KADINLARIN TALEPLERİ AÇIK VE NET

Açıklamada talepler ise şu şekilde sıralandı:

  • Kadınların 7/24 ulaşabileceği, farklı dillerde hizmet, ücretsiz, sadece kadın yönelik şiddet alanında çalışan ayrı bir Alo Şiddet Hattı kurulsun.
  • Kadına ve çocuğa yönelik şiddetle ilgili bağımsız bir veri toplama yöntemi geliştirilsin ve kamuoyuna düzenli olarak bu veriler açıklansın.
  • Devletin tüm kademelerinde eşitliği sağlayacak, ayrımcılığa son verecek düzenlemeler yapılsın. Eşit yurttaşlığın tüm gereklerini sağlamak için acilen somut adımlar atılsın.
  • Cinsel şiddetle mücadele koordinasyon ve kriz merkezleri kurulsun.
  • Dijital şiddet ve ısrarlı takip yasalarda tanımlansın ve cezası belirlensin.
  • Toplumsal cinsiyet eşitliği, eğitimin her kademesinde zorunlu ders olarak müfredata eklensin.
  • Sözleşmesi’nin de hükme bağladığı üzere, ülkemizde mülteci ve sığınmacı olarak yaşayan bütün kadın ve çocukların şiddete karşı korunmasında eşit haklara sahip olması için açık ve net düzenlemeler yapılsın.
  • Her mahallede kolay ulaşılabilir, ücretsiz, nitelikli ve 24 saat hizmet verebilecek kreşler açılsın.
  • Kadınların rahatça 7/24 ulaşabileceği kadın danışma merkezleri ve yeterli sayıda sığınak açılsın.
  • Nafaka tartışmalarına, boşanma süreçlerinde arabuluculuk vs uygulamalarına, boşanma süreçlerinin zorlaştırılmasına kısacası kadınların kazanılmış haklarına yönelik tüm tartışmalara bir son verilsin. Boşanma süreçlerinde kadınlara istihdam, barınma, sağlık ve eğitim olanakları sağlansın. Kadınları şiddete karşı güçlendirecek politikalar hayata geçirilsin.
  • Kadın / Toplumsal Cinsiyet Bakanlığı kurulsun.

‘ETKİN UYGULANIRSA İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR’

Ankara Kadın Platformu’nun çağrısıyla kadınlar Çankaya’daki Sakarya Caddesi’nde buluştu.

Burada platform adına konuşan Tülay Devrim Kılınç, ‘İstanbul Sözleşmesi kaldırılsın’ diyenlere karşı bir araya geldiklerini belirtti ve “Kadınları dövme özgürlüğü isteyen erkeklere, ‘eşit değilsiniz’ diyerek bizi baskıya, şiddete açık hale getirenlere karşı İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz, etkin uygulayın demek için buradayız! Çünkü ancak etkin uygulanırsa İstanbul Sözleşmesi yaşatır.” dedi. 

‘İKTİDAR KADIN KATİLLERİNİ CESARETLENDİRİYOR’

Diyarbakır’da ise kadınlar, Amed Emek ve Demokrasi Platformu’nun çağrısıyla bir araya gelerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Kadınlar adına açıklamayı okuyan Hatice Efe, iktidarın kadın kazanımlarını hedef alması ve sürekli kullandığı ayrımcı dilin kadın katillerini cesaretlendirdiğini belirtti.

Eşitlik İçin Kadın Platformu’nun kadınlara ilişkin verilerini açıklayan Efe, Türkiye’de yasal zorunluluğu olmasına rağmen, sığınma evi açma yükümlülüğü olan 237 belediyeden sadece 32 belediyenin sığınma evinin olduğunu vurguladı. 

DERSİM’DE ‘GÜLİSTAN DOKU NEREDE’ DİYE SORULDU

Dersim’de kadınlar Seyit Rıza Meydanı’nda buluştu. HDP İl Eşbaşkanı Nurşat Yeşil’in kadınlar adına yaptığı açıklamada 216 gündür bulunamayan Gülistan Doku hatırlatıldı. 

MERSİN’DE KADINLARIN YÜRÜYÜŞÜ ENGELLENDİ

Kushimoto Sokağı’nda bir araya gelen Mersin Kadın Platformu üyesi kadınlar ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan, Barış Meydanı’na yürüdü. Yürüyüş esnasında kadınların önü polislerce kesilerek, engellendi. Bunun üzerine kadınlar, Kushimoto Sokağı girişinde basın açıklaması yaptı.

Hatay, Adana, Antalya, Manisa, İzmit ve Trabzon’da da kadınlar “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” diyerek sokaktaydı.